Doyum

Bir dirsek,
Denizliğe yaslı.
Bir serinlik,
Yaz yağmuru ardı.
Bir fısıltı,
Esintiye sarılı.
Bir kadeh,
Kandan kırmızı.
Bir nefes,
Candan tatlı.
Bir de sen,
Dilimde saklı.

* Denizlik ne demek? >>Sözlüğe Git!<<

Tablo: Edward Ladell, Still Life

Alarga

Bir tutam yem gibiydi sevdamız.
Deniz gülümsedi, biz salladık.
Yalandan mutluluğu sahi sandık.
İnceden bir akıntı sürükledi yıllarımızı,
Farkına varamadık.

Sonra korku sardı ağlarımızı,
Telaş çevirdi dümenimizi.
Demir atacak yer aradık.
Ne sığınacak koy,
Ne de yaslanacak iskele bulduk.

Tablo: Hans von Bartels, CROUCHING FISHERMAN

Eşkal

Dostça uzanmıştım sana doğru,
Apaçık bir sevgiyle.

Sen,
Ellerini çektin,
Sevgilinden kaçırır gibi.
Bakışlarını gizledin,
Yanılsamalarla dolu yüreğini örtmek için.

Ömürlük çiçeğin renginden hoşlanmamla,
Hüzünlü sonbahara olan aşkımla,
Karıştırdın sana olan sevgimi.

Aşığınım sandın,
Aslında,
Aynaya bakmaya utandın.
Özünü saklayamadığın tavırlarına ekledin yalancı mimiklerini.

Bense gülüp geçtim,
Seni ne şekilde sevdiğimi anlamanı bekledim.

Tablo: Nicola Pucci, Man with woman

Bir çift sandalye

Yarın buluşalım gene.

Kollarımıza destek bir masa,
Sırtımızı yaslamak için iki sandalye.

Sen,
Naifliğinle anlat,
Ben,
Erdemle dinleyeyim.

Dudaklarından masaya dökülsün sözcükler,
bir bir,
Ve ben başlayayım hikayemizi yazmaya.

Bir rüzgar essin,
Usuldan,
Gün geceye varsın.

Geride,
Ne masa ne de sandalye kalsın.

Tablo: Vincent van Gogh, Van Gogh’s Chair

Bilge

Kimi zaman özeniyorum uçmaya,
Kanatlarımdan akan rüzgarla edeceğim raksı düşlüyorum.
Nice düşlerle dolduruyorum düşünce küfemi.
Küfem ağırlaştıkça bilginleşiyorum.
Bilgelikle gelen dinginlikle örüyorum kefenimi.
Kefenime sarılıp huzuru bularak tüketiyorum günlerimi.

Tablo: J. M. W. Turner, Head of a White Owl (Barn Owl)